obvious

  1. Adjective açık, apaçık, belli, besbelli, meydanda, âşikâr, bedihî, gözönünde.
    It is obvious that 2 and 2 make
    4.
    It's an obvious fact = It's quite obvious: Gerçek meydanda/apaçık/gözönünde.
    to state the obvious: malûmu ilâm etmek.
  2. Adjective kaba, göze batan, saygısız, ince ve zarif olmayan, hisleri rencide eden.
    a play with rather obvious characterizations.
  3. Adjective yol üstünde/gözönünde duran.
malumu ilam etmek Verb
malumu ilam Noun
aşikâr üstünlük
aşikâr tehlike
aşikâr kusur
aşikâr risk
yapılması gereken besbelli şey