bir işletmenin farklı tarihlerdeki bilançolarının karşılaştırılması
mukayese edilebilmek, hemen hemen aynı değerde/ayarda olmak, boy ölçüşebilmek.
His novels bear comparison with the most famous western writers.
nispeten, oldukça.
He was, in comparison, a good and reasonable person.
karşılaştırma yapmak
Verb
nitelik karşılaştırılması
nispeten, oldukça.
He was, in comparison, a good and reasonable person.
ikili kıyaslama (istatistikte , müşterek bir nokta ya da benzer noktaları olan birçok şeyin kıyaslamasının yapılması
karşılaştırılacak özellikler
Noun
mukayese edilebilmek, hemen hemen aynı değerde/ayarda olmak, boy ölçüşebilmek.
His novels bear comparison with the most famous western writers.
kıyas kabul etmez, mukayese edilemez, arada dağlar kadar fark var.
masrafların karşılaştırması
masrafların karşılaştırılması
belgelerin karşılaştırılması
belgelerin karşılaştırması
el yazılarının karşılaştırılması
el yazılarının karşılaştırılması
el yazılarının karşılaştırması
bir perakendeci tarafından rakip perakendeci mağazalardaki çalışmaları incelemek üzere işe alınmış araştırmacı
rekabetin değerlendirilmesi amacıyla rakip dükkânlardan alışveriş yapma
(US) (komisyoncu) kontrol belgesi
karşılaştırılabilmek
Verb
mukayese kabul etmemek
Verb
…'e oranla/nispetle/kıyasla, … ile karşılaştırılırsa/kıyas edilirse.