explode

  1. Verb patla(t)mak, infilâk et(tir)mek.
    to explode a bomb/a dynamite. The building was destroyed when the
    defective boiler exploded.
  2. Verb (taşkın bir duygu ile) coşmak, köpürmek, feveran etmek.
    His anger exploded.
  3. Verb, Phonetics (bir heceyi) çatlatmak: örneğin
    pop 'taki ilk
    p harfi çatlatılarak söylenir.
  4. Verb boşa çıkarmak, çürütmek, yanlış olduğunu kanıtlamak.
    to explode a theory. to explode a rumor.
  5. Verb hızla çoğalmak, bir yere sığmamak.
    an exploding population.
  6. Verb yuhalamak, yuha çekmek, bir oyuncuyu yuhalayarak sahneden kovmak.
patlayıcı Noun, Chemistry
patlama tehlikesi
bir bombayı patlatmak Verb
bir fikri çürütmek Verb
boş bir inancı çürütmek Verb
bir kuramı çürütmek Verb
öfkeden deliye dönmek/ kudurmak/ köpürmek, küplere binmek.
kahkahayı basmak, gülmekten katılmak, katıla katıla gülmek.
The speaker's mistake was so funny the
audience exploded with laughter.
öfkeden patlamak Verb