Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
endurance
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun, Military
havada kalış süresi
Noun
sabır, tahammül/dayanma (gücü), takat, dayanıklılık, sebat, mukavemet.
His endurance of the pain was
remarkable.
endurance limit/test
: dayanıklılık sınırı /denemesi.
Noun
sabretme, dayanma, tahammül/mukavemet/sebat etme, katlanma.
Noun
tahammül edilen/katlanılan şey, mihnet, eza, cefa, işkence, vb.
Noun, Aviation
uçuş süresi: bir depo dolusu yakıtla uçağın uçabileceği maksimum süre.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
come to the end of one's endurance
tahammülünün son haddine gelmek
Verb
beyond (past) endurance
dayanılacak gibi değil
beyond (past) endurance
tahammülü aşkın
have great powers of endurance
çok dayanıklı olmak
Verb
provoke someone beyond endurance
dayanılamayacak derecede tahrik etmek
Verb
test sb's power of endurance
birinin dayanma gücünü sınamak
Verb
endurance flight
dayanıklılık uçuşu
endurance limit (material)
dayanıklılık sınırı
endurance limit (material)
kağşamaya dayanma sınırı
endurance run
mukavemet koşusu
endurance strength
dayanma kuvveti
endurance test
dayanma denemesi
endurance test
dayanıklılık denemesi
(material) endurance limit
dayanıklılıksınırı
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.