Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
brave
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Proper Name, Cinema
cesur
Adjective
cesur, yiğit, yürekli, kahraman (kimse).
be brave
: Cesur ol!
to be as brave as a lion
: aslan gibi cesur olmak.
Adjective
yakışıklı, güzel, yağız.
Adjective
mükemmel, fevkalâde, şayan-ı hayret.
Adjective
savaşçı, muharip (özellikle K. Amerika Kızılderili aşiretlerinde).
Adjective
cesaretle karşı koymak, göğüs germek.
to brave misfortunes
: felaketlere göğüs germek.
to brave
out: cesaretle karşılamak.
brave it out!
Cesur ol! Cesaretini kaybetme!
Adjective
meydan okumak.
Adjective
görkemleştirmek, muhteşem bir hale getirmek.
Adjective
övünmek, kabadayılık taslamak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
bravely
yiğitlikle
Adverb
bravery
mertlik
Noun
brave man
er
brave man
babayiğit
brave person
kabadayı
be brave or firm
sıkı durmak
Verb
field of contest for brave men
er meydanı
put a good (or bold, brave, etc.) face on
(zor bir durumu) cesaretle/metanetle vb. karşılamak, yılmamak, fütura kapılmamak.
You must put a good face on it.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.