aspect

English-Turkish Translation

  1. Noun veçhe
  2. Noun yön
  3. Noun boyut
  4. Noun cihet
  5. Noun manzara.
    the physical aspect of the country: memleketin fizikî manzarası.
  6. Noun görünüş.
    the superficial aspect of the situation: durumun sathî görünüşü.
  7. Noun cephe, taraf, yan.
    both aspects of a decision: bir kararın iki cephesi.
    You have only considered
    one aspect of the difficulty: Siz güçlüğün yalnız bir tarafını gözönüne aldınız.
  8. Noun safha, cihet, yön.
    That is the aspect of the problem that interests me most: Sorunun bu yönü beni en çok ilgilendiriyor.
  9. Noun yüz, çehre, yüz ifadesi.
    He wore an aspect of the gloom: Yüzünde üzgün bir ifade vardı.
    to
    see something in its true aspect: bir şeyi gerçek çehresi ile görmek.
  10. Noun hal, eda, hava, mânâ, anlam, mahiyet, içyüzü.
    The whole aspect of the situation is changing: Durumun/işin
    içyüzü/mahiyeti tamamen değişiyor.
  11. Noun ön cephe, yüz.
    The house has a southern aspect: Evin ön cephesi güneye bakıyor.
  12. Noun, Grammar görünüş: eylemin anlattığı edim, iş, olay, oluş vb.'ni konuşucunun nasıl gördüğünü belirten dilbilgisi
    ulamı.
    aspectual: görünüşsel.
  13. Noun, Astrology gezegenlerin bağıl konumları.
  14. Noun bakış, nazar.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

political aspect
politik veche Noun, Politics-Intl. Relations
see something in its true aspect
bir şeyin gerçek yüzünü görmek Verb
seen from this aspect
bu açıdan gözüktüğünde
the house has a southerly aspect
ev güneye bakmak yor
to have a southern aspect
(evin) güneye bakması
under its social aspect
toplumsal açıdan
wear quite another aspect
bambaşka bir vecheye bürünmek Verb
with southern aspect
güneye bakan (ev
aspect ratio
uzunluk oranı. Aviation
aspect ratio
görüntü oranı: resmin genişliğinin yüksekliğine oranı. Television
aspect ratio
(a)
fineness ratio, slenderness ratio
dd: bir roket veya füzenin ortalama çapının uzunluğuna
oranı, (b) roket motoru yanma hücresinin uzunluğunun çapına oranı.
aspect ratio
genişlik-yükseklik oranı Noun, Software
aspect ratio
çerçeve oranı Noun, Cinema
study every aspect of the question
bir sorunu her bakımdan incelemek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database