time of day

Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. (a) günün belirli saati, (b)
    k.d. dikkat, itina, ilgi.
    He wouldn't give her the time of day: DEVAMINI OKU
    Ona hiç ilgi göstermez (zaman ayırmaz). GİZLE
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

He doesn't know the time of day
aklı başında değil, bunak, aptal, budala.
pass the time of day
vakit geçirmek, sohbet etmek.
time of day tariff
gece veya gündüzleri İsim
time of day tariff
bir hizmetin
time of day tariff
diğer saatlere göre daha az kullanıldığı saatler ücreti
pass the time of day (with)
… ile görüşmek/kısa bir görüşme yapmak, şöyle bir merhaba demek.
pass the time of day with someone
birisiyle dereden tepeden konuşmak, sohbet etmek, gününü çene çalmakla geçirmek.
know the time of the day
durumun vahametini anlayamamak Fiil
not to give someone the time of the day
birini gözden kaçırmamak Fiil
pass the time of the day with
biriyle hoşbeş etmek Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
 
 
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun