Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
fun
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
İsim
zevk, eğlence, neşe, şenlik.
get/have fun
: eğlenmek, zevk duymak/almak.
Have fun!
Eğlen!
DEVAMINI OKU
Keyfine bak!
He had great fun
: Çok eğlendi.
GİZLE
İsim
eğlenceli/zevkli şey, hoşsohbet/eğlendirici/lâtifeci/şakacı kimse.
It was a great fun
: Çok eğlenceli
DEVAMINI OKU
oldu.
What fun!
Aman ne hoş! Enfes!
GİZLE
İsim
şaka, lâtife, alay.
He is full of fun
: Çok neşeli ve tuhaftır.
Fiil
eğlenmek, şaka yapmak, lâtife/alay etmek, takılmak.
Sıfat
hoş, eğlendirici, eğlenceli.
It was a fun evening. It's a fun thing to do. A fun party/game.
Sıfat
şakacı, lâtifeci.
He's a fun person to be with.
+2
Sıfat
tuhaf, acayip, gülünç, gösterişli, çok süslü, göz alıcı.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
become a figure of fun
maskara olmak
Fiil
bit of fun
biraz eğlence
for fun
eğlenmek/gönül eğlendirmek/hoş vakit geçirmek için, zevk için.
He's learning French for fun.
have fun
film çevirmek
Fiil
have great fun
çok eğlenmek
Fiil
have no end of fun
çok eğlenmek
Fiil
+24
in fun
şakadan, şaka/lâtife olarak, lâtife yollu, şaka olsun diye.
I'm sorry I hid your pen; I only did it
DEVAMINI OKU
in fun, I didn't mean to cause trouble.
GİZLE
like fun
asla, kat'iyen, dünyada olmaz, ne gezer? nerde? sen neden bahsediyorsun?
“Did he go?” “Like fun he
DEVAMINI OKU
did!”
“Gitti mi?” “Ne gezer?”
GİZLE
mixed fun
karma fon
no-load fun
komisyonsuz satılan hisse senedi.
İsim
pay a trick on a friend for fun
azizlik etmek
Fiil
spoil the fun
eğlencenin tadını kaçırmak
Fiil
fun and games
(a) eğlenceli oyun/toplantı, eğlence, (b) okşama ve cinsî münasebette bulunma, (c) son derece kolay şey,
DEVAMINI OKU
(d) (şaka yollu) çok zor, çetin.
GİZLE
fun city
eğlence kenti
fun city
New York kentinin takma adı
fun house
(lunaparkta) kahkaha evi, eğlence yeri.
İsim
fun morality
yaşamın gerçek amacının eğlence olduğu görüşü
fun run
hayır amacıyla para toplamak için yapılan uzun mesafe koşusu
for the fun of it
eğlenmek/gönül eğlendirmek/hoş vakit geçirmek için, zevk için.
He's learning French for fun.
for the fun of the thing
eğlenmek/gönül eğlendirmek/hoş vakit geçirmek için, zevk için.
He's learning French for fun.
make fun of
eğlenmek, alay etmek, alaya almak.
make fun of
… ile eğlenmek/alay etmek.
He made fun of me
: Benimle alay etti.
make fun of (poke fun at) sb
birini alaya almak
Fiil
poke fun at
eğlenmek, alay etmek, alaya almak.
poke fun at
sinsi sinsi alay etmek.
poke fun at sb
biriyle alay etmek
Fiil
to make fun of
tiye almak (argo)
Fiil
to make fun of
gır gıra almak (argo)
Fiil
to make fun of
matrak geçmek (argo)
Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun
E-Posta
*
Mesaj
Gönder