Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
clash
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
İsim
müsademe
İsim
çarpışma
İsim
çatışma
şiddetli/tırmalayıcı/gürültülü ses çıkarmak.
The gears of the old car clashed and grated.
(gürültü ile/şiddetle) çarp(ış)mak, vur(uş)mak.
Mother clashed 2 pans together to wake us up.
uyuşamamak, anlaşamamak, ihtilâfa düşmek.
Our points of view about what is right and wrong always clash.
(renkler) birbirine uymamak, göze batmak, sırıtmak.
Those colors she's wearing clash. Your shirt clashes with your tie.
clash with
: çatışmak, vuruşmak, (yarışma için) karşılaşmak.
The armies clashed near the border.
F.B. will clash with G.S next week. Her wedding clashed with my examination so I couldn't go.
şiddetli ses/gürültü çıkarmak.
The tower bell clashed its mournful note.
(çarpışmadan çıkan) şiddetli gürültü, patırtı, gümbürtü, tarakka.
the clash of weapons.
anlaşmazlık, uyuşmazlık, âhenksizlik, ihtilâf, çatışma.
clash of interests.
vuruşma, çarpışma, toslama, muharebe, arbede, kapışma, kargaşalık.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
border clash
sınır çatışması
frontier clash
sınır çatışması
generation clash
kuşaklar çatışması
party clash
parti çatışması
trade clash
ticaret politikası anlaşmazlığı
clash of arms
silahlı çatışma
clash of interests
menfaat çatışması
clash of opinions
fikir çatışması
clash of powers
kuvvetlerin çarpışması
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.