raised

English-Turkish Translation

  1. Adjective kabartma.
  2. Adjective (hamur vb.) mayalanmış, kabarmış.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(window) raised
kalkık
tariff raised
gümrük vergisi yüzünden fiyat artışı
raised bill
değerinden yükseltilmiş sahte senet
raised bill
(US) değerinden yükseltilmiş sahte senet
raised check
(US) meblağı artırılarak tahrif edilmiş çek
raised ground floor
yüksek giriş katı
raised letters
kabartma harfler Noun
raised platform
yüksek tribün
raised raised bill
(US) değeri artırılacak tahrif edilmiş senet
(person) raised with little or no supervision
hudayinabit
be raised to the benches
(Br) hâkim tayin olunmak Verb
be raised to the peerage
soyluluk ünvanı kazanmak Verb
being raised to a higher rank
terfi
have something raised or lifted
kaldırtmak Verb
to be raised to the woolsack
Lordlar Kamarası Başkanı veya Adalet Bakanı olmak.
traffic policeman's raised platform
trafik polisinin üstüne çıktığı yüksek yer
English-Turkish phrases from Zargan's own database