Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
flatfooted
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
düztabanlı.
ayaklarını sürüyerek yürüyen.
(a) sabitkadem, ayakları üzerinde iyi denge sağlayan, (b) dürüst, açıksözlü, samimî, özü sözü bir.
have
a honest flatfooted way of saying a thing: açıksözlü olmak.
hazırlıksız, şaşırmış, müşkül durumda.
catch one flatfooted
: birini şaşırtmak, hazırlıksız yakalamak,
müşkül durumda bırakmak.
The amount of dinner check caught us flatfooted.
azimkâr, kararlı, kararından dönmez.
açıkça, düpedüz, kesinlikle, kesin/kat'î olarak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
flat footed
(US) açık
flat footed
ağır
flat footed
tatsız
flat footed
dobra dobra
flat footed
(Br) hantal
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.