Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
enrich
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Transitive Verb
zenginleştirmek, zengin etmek.
The discovery of oil will enrich the nation. An education enriches your mind.
Transitive Verb
değerlendirmek, değerini/önemini artırmak.
Transitive Verb
süslemek, tezyin etmek.
Decorations enrich a room.
Transitive Verb
gübrelemek, (toprağın) bereketini artırmak.
Fertilizers enrich the soil.
Transitive Verb
koyulaştırmak, lezzet vermek.
Transitive Verb
(vitamin vb. ekleyerek) besin değerini artırmak, kuvvetlendirmek.
enriched flour.
Transitive Verb, Education-Training
zenginleştirmek, kapsamını/müfredatını genişletmek.
an enriched program/curriculum
: zenginleştirilmiş program.
Transitive Verb, Physics
(ışımetkin maddenin) etkinliğini artırmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
enrich one's mind
zihnini zenginleştirmek
Verb
enrich a language
bir dili zenginleştirmek
Verb
enrich oneself at the expense of others
başkalarının sırtından zenginleşmek
Verb
enrich oneself from public office
kamu görevinden para yapmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.