(a) korkup (geri) çekilmek, geri durmak, 
 k.d. yelkenleri suya indirmek, (b) kendini tutmak, hislerine 
 hâkim olmak, (c) 
 Brit. masrafları kısmak.
                        
                        
                     
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yaptığı masrafları geri almak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tehlike karşısında sinmek/pusmak, geri çekilmek, vaz geçmek, pes demek, iddialarından vazgeçmek, sözünü 
 geri almak, takındığı gururlu tutumdan vazgeçmek.
                        
                        
                     
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        sermayesini harcamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        hayalini işlemeye bırakmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tasarruflarından çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tasarruflarını harcamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çıkarsamada bulunmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kâr hissesini çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ihtiyaçlarını dışarıdan sağlamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birine kılıç çekmek birinin dikkatini bir şeye çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        önemli bir tavır takınmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birinin dikkatini çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kaynaklarına başvurmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tasarruflarını harcamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırımı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım tutarı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım tutarı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım tarihi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım tarihi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım bildirimi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım bildirimi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım süresi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım süresi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım amacı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım amacı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırım talebi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kullandırım talebi
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        emeklilik çekini almak için postaneye gitmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kredi kullandırımı
                        
Noun, Banking                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        beraberlik ilan etmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        beraberliği kabul etmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çizmek
                        
Verb, Information Technology                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (Br) posta çekini bozdurmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) (aynı yönde giden birisinin) önüne geçmek, yavaş yavaş geride bırakmak, (b) (rüzgâr) karşıdan esmek.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çekip ayırmak, uzaklaş(tır)mak, kendini çekmek, çekilmek, başka tarafa göndermek/sevketmek.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        müşterileri kaçırmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) geri çekilmek, gerilemek, (b) (perde) açılmak.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        becerememek, başarısızlığa uğramak, muvaffak olamamak, (piyangoda) boş çıkmak. 
 She tried to make him  recognize her, but drew a blank: Kendini ona tanıtmaya çalıştı ise de muvaffak olamadı.
                        
                        
                     
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tahviller için kura çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çeki/koşum/bağlantı zinciri.
                        
Noun                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        masrafları geri almak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birinin bir şeye yavaş yavaş katılmasını sağlamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        başa baş gitmek
                        
Verb, Sports                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        aynı düzeye gelmek
                        
Verb, Sports                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        eşit durumda olmak
                        
Verb, Sports                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        büyük alkış toplamak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        para çekmek
                        
Verb, Banking                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir kaptan sıvı madde almak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) yaklaşmak. 
 The winter is drawing on: Kış yaklaşıyor. (b) giy(in)mek, geçirmek.  
to draw  on socks. (c) (gemi başka gemiye) yaklaşmak, (d) teşvik etmek, vaitlerle kandırıp söyletmek. 
 He drew the prisoner on to tell his story. (e) silah çekmek. 
 He drew on me and I was forced to defend myself.
                        
                        
                     
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) çekip çıkarmak, çekmek, sökmek, (b) uza(t)mak. 
 The days are drawing out. Don't draw out the story  so much. (c) (sırrını) söyletmek, ağzından sır almak. 
 try to draw someone out: ağzını aramak. 
 I won't be drawn out: Ağzımdan lâf alamazsın. (d) 
  draw out from: 
 den. -den uzaklaşmak, (e) (bankadan/kasadan para vb.) almak, çekmek.
                        
                        
                     
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        tanığı sorguya çekmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        bir hesabın özetini çıkarmak
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        çekme poker: oyuncuların verilen 5 karttan istediklerini terkedip yerine yeni kart alabildikleri bir tür poker oyunu.
                        
Noun                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        yavaşlamak, dizginleri çekmek, durmak. 
 He never drew rein for a moment till he reached the river.
                        
                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        birin birşeye dâhil etmek
                        
Verb                        
                    
                 
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        büzgü ipi: torba ağzını çekip büzmeye yarayan ip.
                        
Noun                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        kılıç çekmek, savaşmak, savaşa girişmek.
                        
                        
                    
                 
                
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        (a) (yasalara uygun olarak) yazmak, düzenlemek, tanzim etmek. 
 to draw up a will. (b) dizmek, sıraya 
 koymak. 
 The officer drew up his men. (c) durmak, stop etmek. 
 His car drew up at the curb. (d) çekip kaldırmak, (kollarını) sıvamak, (e) 
 draw up with someone: birine yetişmek, gittikçe yaklaşmak/sokulmak. 
 draw up to the table: masaya yaklaşmak/sokulmak. (f) 
 draw oneself up: ciddîleşmek.
                        
                        
                     
                 
                
                
                
                
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        ... ile berabere kalmak
                        
Verb, Sports                        
                    
                 
                
                    
                    
                    
                    
                    
                        biriyle berabere kalmak
                        
Verb, Sports