chamber

  1. Noun, Law daire
  2. oda, özel oda, yatak odası.
    She retired to her chamber.
  3. daire, saray veya resmî konut odası.
  4. (meclis/komisyon/yönetim kurulu) toplantı odası.
  5. yasama meclisi, teşriî meclis.
    the upper chamber of the legislature: Senato.
  6. bölme, boşluk, hücre.
    a chamber of the heart.
    air chamber: hava hücresi.
    combustion chamber: yanma hücresi.
  7. (kanal vb.) su bölmesi, iki kapı veya set arasındaki kısım.
  8. fişek yatağı.
  9. mermi yuvası.
  10. odaya koymak/kapatmak.
  11. oda vermek/temin etmek.
işçi odası Noun, Politics-Intl. Relations
hava odacığı (tulumba, cankurtaran vb. de). Noun

air chamber cushion ile ayni anlama gelir. hava yastığı/amortisörü: bir hidrolik sistemde elâstikiyeti
ile sıvı akışını ve basıncını düzenleyen hava kompartmanı.
Noun
resmi kabul salonu
dinleyici salonu
kabarcık odası: elektrikle yüklü parçacıkların hareketini gözlemeye yarayan çok ısıtılmış saydam sıvı içeren odacık. Noun
hukuk dairesi Noun, Law
buhar odacığı/hücresi.
Wilson cloud chamber, expansion chamber ile ayni anlama gelir.
yanma odası Noun, Transport
belediye meclisi toplantı salonu
soğutma odası Noun
meclisin toplandığı oda
karter
Ceza Dairesi Proper Name, Law
ölüm odası Noun
basınç düşürme odası.
kurutma odası Noun
yankı odası. Noun
AİHM Büyük Daire Proper Name, Organizations
gerdeğe girmek Verb
klimatizasyon odası Noun
çürük gaz kutusu
cloud chamber Noun
yüzeç odası, sabit düzey kabı: içindeki sıvıyı sabit düzeyde tutan düzeneği haiz kap. Noun
sis odası. Noun
(Avustralya) soğuk hava deposu Noun
dumandan arıtma hücresi: hava üflenerek zararlı gazların yok edildiği odacık. Noun
gaz hücresi: idam mahkûmlarına zehirli gaz vererek öldürmekte kullanılan odacık.
(Br) Lordlar Kamarası
Büyük Daire Noun, Law
misafir odası Noun
konuk odası Noun
basınç odası Noun, Medicine
hiperbarik oda Noun, Medicine
ionization chamber.
yükünleşme odacığı, üşerleşim odacığı, iyonlaşma hücresi: X-ışınlarının yoğunluğunu, ışınetkin maddelerin
çözüşüm hızını ölçmekte kullanılan içi gazla dolu ve iki elektrodu bulunan cihaz. Elektrodlar arasından geçen akım içerideki gazın yükünleşme derecesini gösterir.
ion chamber ile ayni anlama gelir.
Noun
kapalı bir oturumda tek hâkim
ölüm odası Noun
idam odası Noun
halk meclisi, avam kamarası. Noun
bir odanın üyesi
mayın bölmesi
benzin hava karışımı odası Noun
zifaf odası Noun
(Hollanda hukuku) vesayet dairesi olan sulh veya asliye hukuk mahkemesi
basınç odası Noun, Transport
ön yanma odası Noun, Transport
(büyük şahsiyetlerin/kralların vb.) kabul salonu, arz odası.
basınç odası Noun
halvet dairesi/odası, sarayda özel daire. Noun
meslek odası Noun
meslek odası Noun
Büyük Daireye gönderme Noun, Law
soğutma odası Noun
(Parlamento , Br) Lordlar Kamarası
eskiden İngilterede yetkisi sınırsız engizisyon mahkemesi: 1641'de lağvolunmuştur.
keyfî ve zalimane hareket eden herhangi bir mahkeme.
türbülans odası Noun, Transport
Lordlar Kamarası.
özel daire Noun, Law
türbülans odası Noun, Transport
=
upper house: Lordlar Kamarası.
(Br) avukat bürosu Noun
(askerlikte) oda hapsi
oda hapsi Military
duruşmaya çıkmayan avukat
sadece istişarede bulunan
hâkimin oturum dışı yaptığı adli işler Noun
oda orkestrası konseri
(Br) danışman avukat
danışman avukat
oda müziği, küçük salon konseri.
oda müzığı.
electronic music: elektronik müzik.
instrumental music: aletli/çalgılı müzik,
çalgı ile çalınan müzik.
program music: belirli bir konu ifade eden müzik.
vocal music: sesli müzik, sesle söylenen müzik.
divan-ı muhasebat
sayıştay
Tarım Odası Noun
ziraat odası Noun
mimarlar odası Noun, Organizations
zanaatkârlar odası Noun
ticaret odası.
ticaret ve sanayi odası Noun, Commerce
millet meclisi, meb'usan meclisi.
Meclis-i Mebusan Proper Name, History
Mebusan Meclisi Proper Name, History
Mebuslar Meclisi Proper Name, History
sanayi odası Noun, Trades-Professions
Makine Mühendisleri Odası Noun, Transport
deniz ticaret odası Noun, Maritime Traffic
ticaret odası Noun, Commerce
esnaf ve sanatkârlar birliği
oda orkestrası.
oturak, lâzımlık.
(Br) danışman avukatın yaptığı danışmanlık işi
(Br) büro işi
air chamber ile ayni anlama gelir. hava yastığı/amortisörü: bir hidrolik sistemde elâstikiyeti
ile sıvı akışını ve basıncını düzenleyen hava kompartmanı.
uluslararası ticaret odası Noun
(politika) tek meclisli sistem
tutuk yargı (hükümdarın adliye işlerine müdahalesi
türbülans odası enjeksiyonu Noun, Transport
türbülans odası enjeksiyonu Noun, Transport
çift meclis sistemi
çift meclis sistemi
Ankara Tabipler Odası Proper Name, Organizations
Danıştay Birinci Dairesi Proper Name, Organizations
Harry Potter ve Sırlar Odası Noun, Cinema
Uluslararası Ticaret Odası Noun
Danıştay Onuncu Dairesi Proper Name, Organizations
ABD Sanayi ve Ticaret Odası Noun