ass

English-Turkish Translation

  1. Noun, Zoology eşek, merkep
    (Equus asinus).
  2. Noun budala, ahmak, aptal, eşek.
    make an ass of oneself: budalalık/aptallık etmek, gülünç düşmek.
    He
    is a perfect ass: Eşeğin/budalanın biridir.
  3. Noun göt, kıç.
  4. Noun sikişme, cima, cinsî münasebet.
  5. Noun kül.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

to get/have one's ass in a sling
kıçı sıkışmak, belaya çatmak, başı belaya girmek.
behave like an ass
eşeklik etmek Verb
pain in my ass
başımın belası Noun
pain in the ass
baş belası Noun
piece of ass
(cinsel arzu hedefi olarak) kadın.
silly ass
maskara
smart ass
akıllı, zeki, bilgili, tahsilli kimse.
smart ass
wise guy
stick/show it up your ass
(a) kıçına sok; (b) siktir oradan! siktir ol!
ass backwards
(a) tersine, kıçın kıçın, (b) karmakarışık, karman çorman.
to have the questions and answers all ass
backwards: soru ve cevapları birbirine karıştırmak.
ass kisser
dalkavuk, müdahin, yaltakçı, kıç yalayıcı.
ass man
zampara, çapkın, kadının bilhassa belden aşağısı ile çok ilgilenen kimse.
They say he is a big ass
man: Onun çok çapkın olduğunu söylüyorlar.
English-Turkish phrases from Zargan's own database