uyuşturucu maddenin verdiği sersemlik/uyuşukluk/ruhsal rahatsızlık.
a bad trip on acid: LSD'nin verdiği sersemlik.
gidiş ve dönüş yolları ayrı olan gidiş-dönüş yolculuğu
sınıf gezisi
İsim, Eğitim
öz-kandırım: kendi gururunu tatmin için yapılan eylem/girişim.
Her charitable activity was one long ego trip.
İsim
(Br) hükümet hesabına yapılan yolculuk
(öğretimde) gezi, tatbikat.
İsim
tarifesiz uçakla uçmak
Fiil
zihin açıcı faaliyet.
İsim
bir yolculuğu ödemek
Fiil
gidiş-dönüş seyahati.
round -trip: gidiş-dönüş.
uçakla yolculuk etmek
Fiil
bir yolculuk için bazı güzergâhlar düşünmek
Fiil
kurnazca bir sorgulamayla şahidi yanıltmak
Fiil
ağızdan dökülüvermek
Fiil
kolay dillendirilmek
Fiil
kolayca ağızdan çıkmak
Fiil
birşeyin üzerinde sendelemek
Fiil
uyuşturucu kafasına girmek
Fiil
uyuşturucu etkisine girmek
Fiil
ayağı birşeye takılmak
Fiil
dansa gitmek.
argo uyuşturucu madde etkisinde olmak.
birini tongaya düşürmek
Fiil
yere yakın yerleştirilen ve ayak takıldığında bir alarmı ya da patlayıcı mekanizmayı harekete geçiren tuzak teli
süresi uzatılmış Avrupa yolculuğu
yolculuk yazarları ve acente personeline havayolları ve turizm şirketlerince yaptırılan yolculuk ya da gezi
bir seyahatin haklı iş nedenlerine dayandığını kanıtlamak
Fiil
gidiş-dönüş turistik gezi bilet ücretleri
İsim
aynı menkul kıymetin satın alınmasından sonra satılması ya da bunun tersi
birini şehre bedava götürmek
Fiil