otobüs durağı
Exclamation, Transport
abone olmayı bırakmak
Verb
ziyaretlerini kesmek
Verb
ziyaretlerini kesmek
Verb
(birini) susturmak, ağzını kapatmak.
aperture ile ayni anlama gelir. açıklık: bir optik alete giren ışığı sınırlandıran (genellikle dairesel) açıklık.
(iş hayatı) durgunlaşmak
Verb
delgi ölçeği: matkap belirli bir derinliğe varınca durduran düzen.
Noun
(tabancada) silindir durdurucu: mermi taşıyan silindiri tam namlu hizasında durduran mekanizma.
yaylı sazlarda birlikte çalınan iki nota.
kameranın mercek perdesinin standartlaşmış ölçüsü
ihtiyarî durak: yalnız işaret verildiği veya inecek yolcu olduğu zaman trenlerin durduğu istasyon.
Noun
uçağın yolcu ya da kargo indirip bindirmeden rotası üzerinde yakıt aldığı nokta
tam duruş.
come to a full stop: durmak, tamamıyla hareketsiz kalmak, kımıldamamak.
Noun
anında durdurmak
Verb, Information Technology
bir işi gönülsüz yapmak
Verb
boy dayaması
Noun, Transport
iki nokta arasında tarifeli durağın bulunmaması
bir dizi hizmetin tek paket halinde sunulması
org boruları kontrol pedalı.
Noun
(tren) direkt gitmek
Verb
birine durması için işaret etmek
Verb
sekme durağı
Information Technology
yolcu indirmek ya da bindirmekten başka nedenlerden ötürü uçağın yere inmesi
küçük istasyon, demiryolu boyunda küçük kasaba.
Noun
kısa ziyaret: tiyatro trupunun veya politikacıların kısa süren ziyareti.
Noun
seçimler için yapılan siyasal geziler sırasında küçük kentlere kısa süren uğramalar
bir davayı ertelemek
Verb
bir çeki bloke etmek
Verb
bir fabrikayı tatil etmek
Verb
bir boşluğu doldurmak
Verb
bir kotasyonu durdurmak
Verb
bir konuşmacının sözünü kesmek
Verb
bir süre için evden uzaklaşmak, eve gelmemek.
icra takibatını durdurmak
Verb
iflas muamelelerini durdurmak
Verb
(otobüs) istek üzerine durmak
Verb
ihtiyari duraklarda yolcunun isteği üzerine durmak
Verb
(mercek) perdesini küçültmek
Verb
transit mallarını durdurmak
Verb
transit malları durdurmak
Verb
(ticaret birliği) kara liste
kıymetli kâğıtları satması yönünde brokere verilen talimat
fiyatların belirli bir düzeyin altına düşmesi durumunda
kararlaştırılmış bir zararın üstündeki zarar miktarını reasürans şirketinin ödeyeceği garantisi
(borsa , US) sınırlı borsa emri
(çek) ödenmesi durdurulmuş çek
geçici olarak durmak
Verb
(tahvil vb.) değeri belirli bir düzeye düşünce sat emri.
kısa ziyarette bulunmak
Verb
(aciz durumunda) borcunu ödeyecek kabiliyette olmadığını beyan etmek
Verb
gazete basılırken son dakikada eklenen haber.
ilerlemeyi durdurmak
Verb
birinin emekli aylığını kesmek
Verb
selamı sabahı kesmek
Verb
icra takibatını durdurmak
Verb
kovuşturmayı durdurmak
Verb
ilerlemeyi durdurmak
Verb
(tren) sarsıntıyla durmak
Verb
bir hizmet sürecinin tümünün tek bir müessese tarafınca üstlenilmesi
bir vitrini süslemek
Verb
(US) özel vagonla seçim kampanyası yolculuğu