Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
mellow
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
olgun/olmuş (meyve), tatlı, sulu ve lezzetli (meyve).
a mellow peach/pear.
yıllanmış (şarap).
(olgunlaşarak/yıllanarak) gelişmiş, tatlılaşmış, yumuşamış.
(ses/ışık/renk) yumuşak/tatlı/âhenkli/lâtif/hoş, (gözü/kulağı okşayan.
a violin with mellow tone.
a mellow light in a picture. mellow color.
iyi huylu, hoş tabiatli, mülâyim, canayakın, hoşgörülü.
in a mellow mood.
grow mellow
:
olgunlaşmak, (yaş/tecrübe ile) hoşgörülü/temkinli olmak.
(toprak) yumuşak, verimli, özlü, zengin, kuvvetli, münbit.
mellow soil.
çakırkeyf, biraz içmiş, hafif sarhoş.
olgunlaş(tır)mak, yumuşa(t)mak, tatlılaş(tır)mak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
Indian mellow
Hint gümeci
(Abutilon incanum)
: ebegümeci familyasından geniş kadife yapraklı ve küçük sarı çiçekli
bir bitki.
butterweed
ile ayni anlama gelir.
of mellow age
olgun yaşta
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.