matter-of-fact

  1. Adjective gerçek, olmuş, gerçekçi, açık, apaçık, gerçeklere/olaylara dayanan.
    She gave us a matter-of-fact appraisal DEVAMINI OKU
    of the situation. GİZLE
  2. Adjective alelâde, tabiî, basit, yavan, sıkıcı, kuru, maddî, pratik, hayale kapılmaz, heyecansız.
    She said it DEVAMINI OKU
    calmly and firmly in a matter-of-fact voice: Bunu sakin ve heyecansız bir sesle ve kesinlikle söyledi. GİZLE
(delillere göre hükme bağlanacak olan) iddia, beyan. Law
olgu, vakıa, gerçek.
sıradan
hayale kapılmaz
heyecansız
alelade
 
 
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun