Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
jumping
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
atlama
sıçrama
fırlama
sıçrama sıçrayış
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
English Turkish Phrases
ski jumping
kayakla atlama
Noun, Sports
jumping bean
zıpzıp tohum: Meksikada yetişen sütleğengillerden bazı fundaların
(Sebastiania
ve
Sapium)
tohumları: içinde yaşayan
Cydia saltitans
türü tırtıl/sürfenin hareketi dolayısıyla kendiliğinden zıplar.
Mexican jumping bean
ile ayni anlama gelir.
Noun
jumping frog
çevik kurbağa
(Rana agilis).
Noun
jumping jack
sıçrayan bebek: yaylarla kol ve bacakları hareket eden oyuncak bebek.
Noun
jumping mouse
zıpzıp fare
(Zapodidae)
: K. Amerikada yaşayan ve uzun arka ayakları sayesinde 4.5 metreye kadar
sıçrayabilen ufak bir fare. Kışın kış uykusuna yatar.
Eastern jumping mouse
: sıçrayan sıçan
(Zapus hudsonius).
Noun
jumping of the metals
raydan çıkma
jumping off
atlama
jumping off point
(paraşütçü) atlama noktası
Noun
jumping over the details
ayrıntıları atlama
jumping plant louse
çam biti
(Chermes)
: Çamlara arız olur, özgür ya da mazılar içinde yaşar.
Noun
jumping rats
Arap tavşanıgiller
(Jaculidae)
: Art ayakları çok uzun, kanguru gibi sıçrayabilen, kuyrukları çok
uzun ve püsküllü gece hayvanları.
Noun
jumping seat
(otomobil) straponten
jumping spider
sıçrayan örümcek
(Salticidae)
: avına sezdirmeden yaklaşıp birden üzerine sıçrayan örümcek.
Noun
Mexican jumping bean
jumping bean
.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.