executive

English-Turkish Translation

  1. yönetici, yönetmen, idareci.
    a business executive.
  2. yetkili şahıs, idare âmiri, hükümet veya bir şirketin yönetme/yürütme/uygulama yetkisini haiz, yüksek
    mevki sahibi idarecisi.
    The president of a company is an executive. The President of the U.S. is the chief executive.
  3. yönetsel, yönetici+, yönetme+, yönetim+, yürütme+, icra+.
    executive committee/board: yönetim kurulu.

    executive power: yürütme yetkisi, icra salâhiyeti.
    a man of great executive ability.
  4. yönetme/icra yetkisi olan.
    executive officer
    den. ikinci kaptan, (şirketlerde) genel müdür.

    executive secretary: genel sekreter.
    The Cabinet is the executive branch of our government.
  5. yöneticilere özgü/mahsus.
    executive meeting: yönetim kurulu toplantısı.
    There's an executive
    meeting this afternoon.
    executive plane: (şirketlerde) özel uçak.
    executive duties: idarî görevler.
    the executive offices: icra makamı/mevkii.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

upgrade one's executive personnel standards
yönetici kadronun standartlarını yükseltmek Verb
account executive
radyo/televizyonda zaman satan kişi
account executive
reklam şirketinin ya da benzer bir örgütün müşterisinin tüm gereksinimlerinden sorumlu yöneticisi
account executive
(reklamcılık) bütçe sorumlusu
account executive
belirli müşterilerle iş ilişkisini sürdürmekle sorumlu olan pazarlama örgütü temsilcisi
account executive
dolayısıyla adlarına açılmış hesapları bulunan müşterilerin siparişleri ile ilgilenen kimse
account executive
Kanada'da basına yer
account executive
bir ticari işletmede
account executive
özellikle bir reklam acentesinde kendileriyle sürekli iş ilişkileri olan
agency executive
reklam verenler adına basın ve yayın organlarıyla temas eden reklamcı
airline executive
havayolları şirketi yöneticisi
apprenticeship executive
çırak yetiştiren kişi
auto executive
otomobil firmasının yöneticisi
big-company executive
büyük şirket yöneticisi
business executive
şirket yöneticisi
business executive
işletmeci
business executive
ticari işletme yöneticisi
cargo sales executive
yük satış yöneticisi
construction executive
inşaat sanayiinde çalışan yönetici
corporate executive
şirket yöneticisi
corporate executive
(US) şirket yöneticisi
corporation executive
şirket yöneticisi
corporation executive
(US) şirket yöneticisi
desk-bound executive
koltuğundan idare eden yönetici
desk-bound executive
koltuk yöneticisi
field executive
dış hizmete tayin olunmuş yönetici
field executive
dış hizmette yönetici
financial executive
mali işler yöneticisi
freshman executive
genç yönetici
fringe executive
kâr hissesi alan yönetici
functional executive
idareci
housing executive
iskân müdürü
industrial executive
(US) sanayi yöneticisi
junior executive
ikinci derecede yönetici
leading executive
baş yönetici
level executive
aynı seviyedeki yönetici
marketing executive
pazarlama ile ilgili yönetim kurulu üyesi
marketing executive
pazarlama yöneticisi
overtaxed executive
yüksek vergiye tabi tutulan yönetici
party executive
parti başkanı
public relations executive
halkla ilişkiler üst düzey yöneticisi
railroad executive
demiryolu üst düzey yöneticisi
resident executive
ikametgâh izni olan yönetici
sales executive
üst düzey satış yetkilisi
senior executive
yönetici memur
senior executive
üst düzey yönetici Noun, Management
senior executive
yüksek mevkideki yönetici
staff executive
personel şefi
the executive
icrai kuvvet
top executive
üst yönetici
top executive
(US) üst düzey yöneticisi
top executive
üst düzey yönetici
underwriting executive
sigorta şirketi üst düzey yöneticisi
up-and-coming executive
başarı elde eden genç yönetici
woman executive
kadın yönetici
woman executive
kadın müdür
executive ability
yöneticilik yeteneği
executive act
icra kanunu
executive action
icrai faaliyet
executive action
sevk ve idarenin faaliyeti
executive action
yönetme etkinliği
executive administration
(Br) bakanlık bürokrasisi
executive agency
tek acentelik
executive agent
icra organı
executive agreement
bakanlık sözleşmesi
executive agreement
(ABD ile bir yabancı memleket arasında yapılan anlaşma
executive assistant
yönetici asistanı Noun, Management
executive authority
icra yetkisi
executive authority
yürütme organı
executive authority
icra makamı
executive authority
icra mercii
executive b
yönetici sınıf
executive board
icra kurulu
executive board
icra heyeti
executive body
icra organı
executive body
bir işi yapmakla görevli heyet
executive body
icra kurulu
executive bonus
yönetici ikramiyesi
executive branch
idari görev
executive capacity
yöneticilik yeteneği
executive chef
yemek listesinin hazırlanması
executive chef
yiyecek satın alımı ve personelle ilgili kararlar dahil
executive chef
tüm mutfak çalışanlarını yöneten deneyimli baş aşçı
executive class
yönetici sınıf
executive class car
müdüriyet arabası Noun
executive class prosperity
yönetici sınıf refahı
executive clemency
bir devlet başkanının mahkûm olan bir suçlunun cezasını azaltması
executive command
yetkili komutanlık
executive committee
icra komitesi
executive committee
icra kurulu
executive committee
yürütme komitesi
executive committee
icra heyeti
executive compensation
makam tazminatı
executive council
icra kurulu
executive council
icra konseyi
executive council
icra heyeti
executive council
yürütme kurulu
executive department
bakanlık
executive department
yönetim kurulu dairesi
executive desk
müdür masası
executive development program (me
yöneticileri geliştirme programı
executive director
yönetimde de görev alan yönetim kurulu üyesi Noun, Management
executive director
murahhas üye Noun, Management
executive director
(IMF) yetkili müdür
executive director
murahhas aza Noun, Management
executive directors
idare meclisi
executive duties
icra görevleri Noun
executive editor
genel yayın yönetmeni Noun, Media-Publishing
executive employee
müdür düzeyindeki memur
executive employee
yönetici memur
executive evaluation
sevk ve idare konusunda yönetici değerlendirmesi
executive evaluation
idareci kadro değerlendirilmesi
executive expenses
iş sevk ve idare masrafları Noun
executive fringe
yönetici ek ödemesi
executive fringes
yönetici ilave masrafları Noun
executive function
yürütme erki
executive function
icra fonksiyonu
executive function
yürütme görevi
executive functions
yöneticilik işlevleri Noun
executive head
baş yönetici
executive jet
müdüriyet jet uçağı
executive job category
yönetici memur sınıfı
executive management
yönetici kadro
executive management
yönetici müdüriyet
executive material
genç elemanlar haznesi
executive meeting
müdüriyet toplantısı
executive ministry
(Br) bakanlık bürokrasisi
executive nature
yöneticilik işlevi
executive of a corporation
bir şirketin yöneticisi
executive office
icra mevki ii
executive office
(US) müdüriyet ofisi
executive office
yürütme mevki ii
executive officer
yürütme organı
executive officer
(US) komutan muavini (kıtalarda komutanın , idari teşkilatta bir daire veya şube şefinin birinci derecede
yardımcısı) batarya subayı
executive officer
(Dz) ikinci komutan
executive officer
(US) yönetici
executive order
kanun hükmünde kararname
executive order
kararname, Cumhurbaşkanlığı emri: ABD Cumhurbaşkanının orduya, donanmaya/ devlet dairelerine gönderdiği yasa kuvvetindeki emir. Noun
executive organ
yürütme organı
executive pardon
müdüriyet affı
executive pay package
yöneticiler için tazminat ödemesi
executive performance
yönetici başarısı
executive performance
yönetici kadronun başarısı
executive perks
yönetici kadrosunun aldığı prim ödemeleri Noun
executive personnel
yönetici kadro
executive position
yönetici mevki
executive position (post)
yönetici mevkii
executive potential
patronluk yeteneği
executive power
yürütme organı
executive power
icrai kuvvet
executive power
icra kuvveti
executive power
yürütme yetkisi
executive power
yürütme erki Noun, Politics-Intl. Relations
executive privilege
ABD başkanının imtiyazı
executive privilege
abd başkanının abdı
executive privilege
ABD Başkanı'nın Kongre'ye bilgi vermeme hakkı
executive proceeding
icra takibi
executive promotion
yönetici kadronun teşviki
executive recruiter
şirket danışmanı
executive recruiter
yönetici kadroyu işe alan
executive recruiting
yönetici kadroyu işe alma
executive requirements
yöneticilik koşulları Noun
executive responsibility
yöneticilik sorumluluğu
executive retreat
yönetici kadro için dinlence yerleri Noun
executive room
küçük toplantılar ya da dinlenme için düzenlenmiş çok amaçlı otel odası Noun
executive rotation
yönetici rotasyonu
executive routine
yönetici yordam
executive routine
uygulayıcı yordam
executive salaries
yönetici maaşları Noun
executive salaries
yönetici kadro maaşları Noun
executive sale
(US) icra yoluyla satış
executive secretary
yönetici sekreter
executive secretary
müdüriyet sekreteri
executive secretary
(US) üst düzey yöneticisi sekreteri
executive secretary
üst düzey yöneticisi sekreteri
executive secretary
yönetici asistanı Noun, Management
executive selection
yönetici seçimi
executive session
gizli oturum/celse. Noun
executive shuffle
yönetici kadro değişiklikleri Noun
executive skills
yönetici becerileri Noun
executive staff
yönetici kadro
executive succession
yönetici halefiyeti
executive suite
müdüriyet katı
executive summary
yönetici özeti Noun
executive system
yönetici dizge (sistem
executive talent
yöneticilik istidadı
executive team
yönetici kadro
executive training
yöneticilik eğitimi
executive training
(US) yönetici stajı
executive training
yönetici staji
executive work
yöneticilik işi
executive work
üst düzey yönetici işi
central executive committee
merkez icra kurulu
senior executive position
üst düzey mevki
top executive management
bir firmanın icra kurulu
English-Turkish phrases from Zargan's own database