dizzy

Adjective başı dönen, gözü kararan.
make dizzy: başını döndürmek.
feel dizzy: başı dönmek, gözü kararmak.

Most of the merry-go-round rides make me dizzy.
Adjective sersem, şaşkın.
Adjective baş döndürücü, sersemletici.
The mountainer climbed to a dizzy height.
Adjective düşüncesiz, dikkatsiz.
Adjective saçma, manasız, gülünç, ahmakça.
What a dizzy thing to do!
Adjective budala, ahmak, akılsız, aptal, kuşbeyinli.
Adjective başını döndürmek, gözünü karartmak, sersemletmek.
To ride on a merry-go-round dizzied her.

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

be dizzy

başı dönmek Verb, Medicine

dizzy spells

baş dönmesi Noun, Medicine

English-Turkish phrases from Zargan's own database

English-Turkish