display

English-Turkish Translation

  1. göstermek, sergilemek, teşhir etmek, gözönüne sermek.
    Many ancient weapons are displayed in the museum.
    to display fruit in a shop.
  2. açıklamak, açığa vurmak, izhar etmek, meydana vurmak.
    to display one's true feelings. to display ignorance.
  3. açmak, yaymak, sermek.
    to display a sail.
  4. gösteriş yapmak, kibirle göstermek.
    She displayed her jewels.
  5. Printing iri harflerle teşhir etmek, göze çarpacak şekilde basmak.
  6. Electronics elektriksel işaretleri katod ışınlı tüp ekranında göstermek.
  7. Zoology (kuş vb. çiftleşmeden önce) oyunlar/gösteriler yapmak.
  8. gösteri, gösterme, izhar, arz.
    a display of courage/force/affection/sorrow etc.
  9. sergi, sergileme, teşhir, ortaya koyma, gözönüne serme.
    Our class had a display of drawings at the Exhibition.
  10. gösteriş, âlâyiş, şatafat.
    a vulgar display of wealth. Her fondness for display led her to buy showy clothes.
  11. vitrin, meşher.
  12. Electronics görüntü: (a) elektriksel büyüklüğü gösteren şekil, (b) bu şeklin üzerinde görüldüğü ekran veya katod ışınlı tüp.
  13. Printing göze çarpacak şekilde yapılan baskı.
  14. Zoology (kuş vb.'nin) çiftleşme oyunu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

display deploy one's best political skills
politik becerilerini göstermek Verb
display one's colours
bayrağını çekmek Verb
display one's flag
bayrak göstermek Verb
display one's ignorance
bilgisizliğini ortaya koymak Verb
display one's wares
tek başına sergi açan sergi açmak Verb
make a display of one's knowledge
bilgiçlik taslamak Verb
make a vulgar display of one's wealth
hacı ağalık etmek Verb
air display
havai gösterisi
air display
hava gösterisi
aircraft display
hava gösterisi
be fond of display
gösterişten zevk almak Verb
be on public display
umuma teşhir edilmek Verb
building display
örnek binanın müşteriye gösterilmesi
building display
bina gösterimi
counter display
vitrin düzenleme
dealer display
bayi vitrini
end aisle display
geçit sonu teşhiri (bir süpermarkette olduğu gibi , raf koridorlarının bitiminde kitle halinde mal teşhiri
fashion display
moda defilesi
fashion display
defile
firework display
havai fişek gösterisi
firework display
donanma fişekleri gösterisi
have a horror of display
gösterişten kaçmak Verb
head-up display
ön-görüntü: pilotun karşısındaki ekranda uçuş ve manevra ile ilgili önemli bilgiler dizisi. Noun
industrial display
sanayi sergisi
industrial display
sanayii ürünleri sergisi
industrial display
sanayi ürünleri sergisi
interactive display
etkileşimli gösterim birimi
interior display
dükkânın içindeki sergileme
interior display
teşhir
interior display
dükkân içindeki vitrin etajeri
island display
perakende mağazasında her yanından kendisine ulaşılabilen teşhir standı
island display
ada teşhir
jumble display
karma teşhir
liquid crystal display
sıvı kristal görüntü birimi Information Technology
make a great display
büyük gösterişte bulunmak Verb
mass display
kitle gösterisi
mass display
toplu gösteriler Noun
model (for display
mostralık
model (for display
mostra
off shelf display
mağazada raflar dışında mal sergilenmesi
on (permanent) display
devamlı teşhir halinde
open display
açık servis
open display
açık teşhir
operating display
işletim terminali
outdoor display
açık hava reklamcılığı
point- of-purchase display
satış noktasında reklam malzemesi sergilenmesi
point-of-purchase display
satış noktasında reklam malzemesi sergilenmesi
producer display
üretici sergisi
pyramid display
piramit biçimi sergileme
related display
birbirine benzemeyen ama aralarında ilişki bulunan perakende malların sergilenmesi
sales display
satış sergisi
seasonal display
mevsim mallarının teşhiri
seasonal display
mevsim sergisi
set up the display
sergiyi hazırlamak Verb
shelf display
rafta mal teşhiri
shelf display
raf da mal teşhiri
store display
(US) dükkânda vitrin sergilenmesi
travel display
kamu araçlarında seyahat reklamı
traveling display
gezici afiş Noun, Advertising
travelling display
kamu taşıtlarında reklam
videographic display
çizimler
videographic display
vb
videographic display
bilgisayarın noktalar ya da hatlar ile çizdiği grafikler
videographic display
hareket eden nesneler
window display
vitrin sergisi
window display
vitrin sergileme
window display
vitrin dekorasyonu
display ( unit )
görüntü birimi Information Technology
display a notice
afiş asmak Verb
display adapter
ekran kartı Noun, Hardware
display adaptor
görüntü (birimi) sürücüsü Information Technology
display advertisement
resim
display advertisement
boş yer ya da renk gibi dikkat çekici öğeler kullanan yayın reklamcılığı
display advertisement
tipografi çeşidi
display advertisement
küçük ilanlardaki gibi olmayıp
display advertising
display reklam Noun, Advertising
display advertising
görüntüleme esaslı reklam Noun, Advertising
display aids
promosyon malzemesi
display as printed
yazıldığı gibi görüntüle Information Technology
display bin
teşhir bidonu
display box
teşhir kutusu
display building
sergi evi
display cabinet
malların teşhir inde kullanılan camlı raf ya da tepsi
display cabinet
malların teşhirinde kullanılan camla kaplı raf veya tepsi
display card
dekorasyon kartı
display card
görüntü (birimi) kartı Information Technology
display card
dükkân vitrinine yapıştırılan basılı ya da elle yapılmış ilan
display case
vitrin
display contractor
sergileme müteahhidi
display driver
görüntü (birimi) sürücüsü Information Technology
display equipment
teşhir malzemesi
display face
sergi ve başlıklar için kullanılan harf
display figure
vitrine konan manken
display for sale
satış için sergilemek Verb
display for sale
satış için teşhir etmek Verb
display goods in the window
malları vitrinde sergilemek Verb
display goods in the window
malları vitrinde teşhir etmek Verb
display hand
tapacı
display hand
fişekçi
display in the shop window
vitrinde teşhir
display in the window
vitrin de teşhir etmek Verb
display in the window
vitrin de sergilemek Verb
display kiosks
reklam standları Noun
display letters
büyük harfler Noun
display memory
görüntü (birimi) belleği Information Technology
display monitor
görüntü birimi Information Technology
display no signs of emotion
herhangi bir heyecan izi göstermemek Verb
display of fireworks
donanma fişekleri gösterisi
display of friendship
dostluk gösterisi
display of power
gövde gösterisi
display of the flag
(dürülmüş) bayrağı açma
display outer
satış noktasında malın üzerinde sergilendiği koruyucu dış ambalajı
display package
şişe gibi kaplar
display package
teneke kutu
display package
malları güzel bir şekilde teşhir etmeye yarayan çekici karton kutu
display point
görüntü öğesi Information Technology
display poster
poster
display poster
afiş
display power
gücünü göstermek Verb
display room
teşhir salonu
display rudeness
kabalık etmek Verb
display screen
ekran
display screen
Görüntü ekranı Information Technology
display selector
resim seçici
display sign
dekorasyon etiketi
display station
görüntü (birimi) işistasyonu Information Technology
display the flag
bayrağı açmak Verb
display type
siyah/iri punto/harf.
display window
vitrin
display work
vitrin dekorasyon işi
display workstation
görüntü (birimi) işistasyonu Information Technology
data display unit
veri gösterim birimi
loaned display material
ödünç verilmiş sergi malzemesi
make a display of wealth
zenginliğini sergileyici şekilde davranmak Verb
make a great display of sorrow
çok üzüldüğünü göstermek Verb
person who has set up a display of things to sell
sergici
spectacular display of fireworks
hava fişek gösterisi
spectacular display of fireworks
görülmeye değer hava fişekleri gösterisi
video display unit
video filmi oynatma cihazı
window display material
vitrin teşhir malzemesi
window display material
vitrin süsleri Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

display reklam
display advertising Noun, Advertising
Turkish-English phrases from Zargan's own database