delicate

English-Turkish Translation

  1. ince, zarif.
    delicate handwriting.
  2. nahif, zayıf, kolayca kırılır.
    a delicate butterfly wing.
  3. narin, rakik.
  4. açık (renk), soluk, yumuşak.
    a delicate shade of pink.
  5. hassas, duygulu, ince hisli.
    a delicate sense of smell.
  6. hassas (alet), en ufak değişiklikleri kaydeden.
    a delicate instrument.
  7. nazik, büyük dikkat/itina/ihtimam gerektiren.
    a delicate situation. the delicate balance of power. DEVAMINI OKU

    to tread on delicate ground: nazik bir meseleye dokunmak. GİZLE
  8. doğru/makul olan şeyi gören.
    a delicate sense of propriety.
  9. kibar, başkalarının duygularına saygı gösteren.
  10. seçme, seçkin, nadide, nefis, leziz (gıda/yiyecek).
    delicate tidbits.
  11. titiz, müşkülpesent.
    not a movie for the delicate viewer.
  12. şehvetperest(lik), zevk ve safa düşkünü/düşkünlüğü.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(for a situation) to become delicate
nazikleşmek Verb
be at their most delicate
çok nazik safhaya girmiş bulunmak Verb
in pari delicate
eşit kusur
in pari delicate
tarafların karşılıklı ve eşit derecede kusurlu olmaları Noun
delicate (thing
nazik
delicate air
nefis hava
delicate and lovely
oya gibi
delicate bloom
mimoza
delicate looking (thing
narin
delicate manners
nazik tavırlar Noun
delicate question
nazik mesele
delicate question
nazik sorun
delicate situation
nazik durum
delicate subject
hassas konu Noun
delicate surgical operation
nazik ameliyat
delicate workmanship
ince işçilik
(person) of delicate build
narin
a delicate matter
çıban başı
be in a delicate condition
nazik durumda bulunmak Verb
be of delicate health
sağlık durumu nazik olmak Verb
of delicate build
nazik
of delicate build
nazenin
touch lightly on a delicate matter
nazik bir konuya değinmek Verb
touch upon a delicate matter
nazik bir konuya dokunmak Verb
touch upon a delicate matter
konu dokunmak Verb
tread on delicate ground
çok nazik sorunlarla karşı karşıya bulunmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
 
 
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun