coöp.

  1. = cooperative.
kümes, kafes.
the chicken coop.
küçük/dar yer.
hapishane, kodes.
kümese/kafese koymak/sokmak/kapamak/tıkmak.
coop in/up: tıkmak, kapamak.
(polis memuru) görev esnasında polis arabası içinde uyumak.
reklam yeri ya da zamanı satın almak için birkaç firmanın aralarında anlaşması
toplu reklam
toplu çalışma
= cooperative.
(hapisten vb.) kaçmak, firar etmek.
sıvışmak, kaçmak, tüymek,
argo cızlamı çekmek.